ÖSYM tarafından 12 Aralık 2010 tarihinde yapılan Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) Sonbahar Dönemi ile ilgili Temel Tıp Bilimleri...
2010’da Yapılan TUS Mağdurlarının Yasal Hakları
ÖSYM tarafından 12 Aralık 2010 tarihinde yapılan Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) Sonbahar Dönemi ile ilgili Temel Tıp Bilimleri Testi-1 (TTBT-1) ve Klinik Tıp Bilimleri Testi (KTBT) soru kitapçıklarındaki bazı soruların hatalı olduğu öne sürülerek bu soruların iptali talebiyle Ankara 15. İdare Mahkemesi’ne pratisyen hekimler tarafından dava açılmıştı. Açılan davada mahkeme, pratisyen hekimleri haklı bularak, dava konusu işlemin ve uyuşmazlığa konu olan soruların iptaline karar vermişti. Danıştay tarafından da karar, onandı.
Bu onama sonucunda ise ÖSYM soruları iptal edip, 2010 yılı TUS sonuçlarını tekrardan düzenleyerek yeniden açıklamak zorunda kaldı. Sonuçların yeniden düzenlenerek açıklanması, 2010 yılında TUS’a giren uzman hekimlerin kazandığı yerlerin çoğunun değişmesine neden oldu. 2010 TUS’a giren çok sayıda doktor, ÖSYM Sonuç Açıklama Sistemi’ne girdiğinde şu anda bulunduğu kadrodan başka bir yere yerleştirildiğini öğrenirken, bazıları “Sınava girdiğinizden ve tercih yaptığınızdan emin olun” uyarısıyla bile karşılaştı.
Türk tabipler Birliği nin 21/09/2012 tarihli açıklamasında bir yılı aşkın süredir uzmanlık eğitimi almakta olan ve yeni yerleştirme sonuçlarına göre daha üst bir tercihinde uzmanlık eğitimine sıfırdan başlamayı kabul eden 94 hekim, 2010 Aralık sınavı için geçerli olan 50 baraj puanı aşamadığı için tercih yapmamış ve yeni puanlamaya göre baraj puanı geçerek tercih yapmaya hak kazanmış 73 hekim, 50 baraj puanı aşmasına karşın tercih yapmayan 924 hekim olduğu belirtilmiştir. Yeni sonuçlarla daha üst tercihlerine yerleşmesine karşın, yeni yerleştirmeyi kabul etmeyip alt tercihlerinde yer alan bölümlerde uzmanlık eğitimine devam eden hekim sayısı da bilinmemektedir.
Peki ÖSYM’nin basiretli bir kurum gibi değil de, özensiz davranması sonucu mağdur olan hekimler ne yapacaktır? Hekimlerin mağduriyetleri nasıl karşılanacaktır?
2010 yılı TUS mağdurlarının hem maddi hem de manevi mağduriyetlerini giderebilmelerinin tek yolu şimdilik ÖSYM’ye karşı açılacak idari davalardır. Bu idari davalarda hem maddi hem de manevi tazminat taleplerinde bulunulabilir.
Örneğin uzmanlık eğitimi değişen pratisyen hekimlerin, önceden görev yaptıkları yerlerde ödedikleri kira gideri, taşınma gideri, yol ve yapılan diğer masrafları maddi tazminat olarak; değişim nedeniyle de yaklaşık 2 yıl boyunca kaybettikleri zaman, harcadıkları emek, yaşadıkları elem ve üzüntüyü de bir nebze olarak da rahatlatacak manevi tazminat talepli dava açabilirler. Ayrıca yaklaşık 2 yıl gecikerek uzman hekim olacakları için, pratisyen/uzman hekim maaş farkını da talep edebilirler.
Sonuçlar açıklanır açıklanmaz tercih yapamayıp ta, dava sonrasında tercih hakkı verilenler de manevi tazminat isteyebilecekleri gibi, geçen 2 yıla yakın bir sürede pratisyen hekim olarak yeni bir yere nakil söz konusu ise yapılan masrafları talep edebilecekleri gibi; yine pratisyen / uzman hekim maaş farkını da isteyebilirler.
ÖSYM tarafından TUS sınavında yapılan hatalar nedeniyle mağdur olan hekimler, mağduriyetlerinin giderilmesini biraz önce bahsettiğimiz yasal yollarla talep etme hakkına sahiplerdir. Ancak unutulmaması gereken şey ise, hukukumuzda manevi zarar denildiğinde ilk akla gelenin “zenginleşme aracı olmadığı” dır. Yani hukuk sistemimizde insanların yaşanılan olay/durum karşısında ki psikolojik durumunun önemsenmemesi ve bu yüzden de bir nebze olsa da giderilmeye çalışılmamasıdır. Bu nedenle manevi tazminata çok düşük miktarlarda karar verilmektedir.
Son olarak da bahsettiğimiz hukuksal yollar, herkesin koşul ve şartlarına göre değişmektedir. Bu yüzden de mutlaka bir hukukçuya danışarak hareket etmeniz gerekmektedir.
Mağduriyetlerinizin, mağduriyetlerimizin giderilmesi dileğiyle…
Saygılarımla.
Av.Müjde Tozbey Erden / Van Barosu